19 Ekim 2023 Perşembe

KVK 5/1-E TAŞINMAZLAR VE İŞTİRAK HİSSELERİ İLE KURUCU SENETLERİ, İNTİFA SENETLERİ VE RÜÇHAN HAKLARI SATIŞ KAZANCI İSTİSNASI

         Bu istisna türünün amacı temel olarak şirketlerin sermaye yapılarının güçlenmesine katkı sağlamak, finansman sıkıntılarının giderilmesi ve finansal yapılarının güçlendirilmesini öncelemektedir.

Kurumların aktiflerinde en az iki tam yıl (730 gün) aktiflerinde bulunan iştirak hisseleri, kurucu senetleri, intifa senetleri ve rüçhan haklarının satışından doğan kazançların %75’i kurumlar vergisinden istisna edilmiştir.

Taşınmazlar ile ilgili olarak yapılan 14/07/2023 tarihli ve 7456 sayılı Yasa ile taşınmaz satışından doğan kazançlara ilişkin istisna kaldırıldı. Buna göre; 15.07.2023 tarihine kadar gerçekleşen taşınmaz satışından doğan kazançlar için %50 istisna uygulanacak. Bu tarihten sonra satışı yapılan taşınmaz, 15/07/2023 tarihinden önce alındıysa diğer şartların da sağlanması halinde %25 istisna uygulanacak. Ama 15.07.2023 tarihinden sonra alınan ve satışı yapılan taşınmazdan elde edilecek kazanç istisnaya tabi olmayacaktır.  

Bu istisna türünden tam veya dar mükelleflerin tümü yararlanabilir. Ancak istisna hükümlerinden yararlanmak ihtiyaridir.

Taşınmaz satışı kazancının istisnaya konu edilebilmesi için tapu tescilinin yapılması zorunludur. Ancak cins tahsisinin kurum adına tapuya tescilinin yapılmasında gecikmeler olabilmektedir. Özellikle organize sanayi bölgelerinde bu durum sık sık yaşanmaktadır. Böyle durumlarda taşınmazın işletmede iki yıldan faza süreyle fiilen kullanıldığını ispatlaması gerekmektedir. İspat için yapı ruhsatı, vergi dairesi tutanakları, veya resmi kurumların kayıtları gibi evraklar gerekli olacaktır. Ancak tapu siciline kaydedilmiş olsa dahi şirket aktife alınmayan taşınmazın satışından doğan kazanç istisnaya konu edilemez.

Taşınmazların tamamlayıcı unsuru olarak sayılabilecek, söküldüğü zaman taşınmaza zarar verebilecek her türlü unsur da taşınmaz olarak değerlendirilecek ve bunun satışından kaynaklanan kazanç da istisnaya konu edilebilecektir.

İştirak hisseleri, menkul değerler portföyüne dahil hisse senetleri ile ortaklık paylarını ifade etmektedir. Bu kapsamda;

-     Anonim şirketlerin ortaklık payları ve hisse senetleri,

-     Limited şirketlere ait iştirak payları,

-     Sermayesi paylara bölünmüş komandit şirketlerin komanditer ortaklarına ait ortaklık payları,

-     İş ortaklıkları ve adi ortaklıklara ilişkin ortaklık payları,

- Kooperatiflere ait ortaklık payları iştirak hisseleri kapsamında değerlendirilecektir.

İştirak hisseleri tanımının kapsamı oldukça geniş olmasına karşın SPK denetimine tabi fonların katılma payları istisna kapsamında bulunmamaktadır.

Rüçhan hakları, bedelli ya da bedelsiz sermaye artırımına ya da yeni hisse senedi çıkarılması durumunda öncelikli alım hakkı anlamına gelmektedir. Rüçhan haklarının satışından kaynaklanan kazançlar %75 oranında kurumlar vergisinden istisnadır.

İSTİSNA UYGULAMASINDAN YARALANMANIN ŞARTLARI

1. İki Tam Yıl Süre ile Aktifte Bulundurma: İstisnaya konu olabilecek yukarıda sayılan varlıkların en az 2 tam yıl (730) gün süreyle sahip olunması gereklidir.

-   Bedelsiz olarak veya rüçhan hakkı kullanmak yoluyla elde edilen hisse senetlerinde 2 yıllık sürenin başlangıcı olarak eski hisse senetlerinin elde tarihi esas alınacaktır. Sermaye artışı yoluyla elde edilen yeni hisse senetlerinde de aynı durum geçerlidir.

-      Devir veya bölünme hallerinde devir alınan veya bölünen şirketteki hisselerin elde edilme tarihi 2 yıllık sürenin başlangıcı olarak kabul edilecektir.

-  İnşa halindeki binalarda, şirket aktifinde 2 tam yıl kayıtlı olması koşuluyla sadece binanın arsasına tekabül eden satış kazancına istisna uygulanacaktır.

- Aynı kuruma ait farklı tarihlerde hisse senedi satın alınması durumunda 2 tam şartının sağlanıp sağlanmadığının tespiti için FİFO yöntemi uygulanır.

-   Sat-Kirala-Geri Al işlemine veya kira sertifikası ihracına konu edilen taşınmazların üçüncü kişilere satışında, 2 yıllık aktifte bulundurma süresinin tespitinde ilgili taşınmazların finansal kiralama şirketi, katılım bankaları, kalkınma bankaları ve yatırım bankalarının aktifinde bulundurdukları süreler de dikkate alınır.

 

2. Satış Kazancına İstisna Uygulanması ve Kazancın Fon Hesabında Tutulması: Satış işlemi ister peşin ister vadeli yapılmış olsun istisnadan, satışın yapıldığı dönemde yararlanılabilecektir. Bu sebeple istisnadan yararlanılan kazanç pasifte özel bir fon hesabında satışın yapıldığı yılı izleyen 5. yılın sonuna kadar tutulmalıdır. Sermaye artışı hariç olmak üzere hiçbir durumda fon hesabından başka bir hesaba aktarılması söz konusu olamaz. Ayrıca istisnaya isabet eden tutarın fon hesabına alınması suretiyle kazanç istisnasından geçici vergi dönemlerinden de yararlanılabilir.  

 

3.   Fon Hesabında Tutulan Kazançların İşletmeden Çekilmemesi: Satışın yapıldığı izleyen 5. yılın sonuna kadar fon hesabında tutulan tutarların (sermayeye ilavesi hariç) nakledilmesi, işletmeden çekilmesi, dar mükellefler tarafından yurt dışına transfer edilmesi veya bu süre içinde tasfiye edilmesi halinde tahakkuk ettirilmeyen vergiler için vergi ziyaı ve gecikme faizi alınacaktır.

 

4.    Satış Bedelinin İki Yıl İçinde Tahsil Edilmesi: Satış bedelinin tamamının satışın yapıldığı yılı izleyen ikinci takvim yılı sonuna kadar tahsil edilmiş olması gereklidir. Tahsilatın gecikmesi durumunda tahakkuk ettirilmeyen vergiler için vergi ziyaı ve gecikme faizi uygulanır.

 

5. Menkul Kıymet veya Taşınmaz Ticareti ile Uğraşılmaması: Faaliyet konularında menkul kıymet veya taşınmaz ticareti bulunan kurumlar bu istisnadan yararlanamaz. Ancak taşınmaz ticareti ile uğraşan mükelleflerin faaliyetlerini yürütmek için bulundurdukları taşınmazların satışından doğan kazançlar istisnadan yararlanabilir. Aynı şekilde menkul kıymet ticareti ile uğraşan mükelleflerin doğrudan ya da dolaylı olarak diğer şirketlerin yönetimine ve ortaklık politikalarının belirlenmesine katılmak üzere edindiği ortaklık payları dolayısıyla elde edilen kazançlar istisnaya konu edilebilir.

 

Kooperatifler, yukarıda sayılan şartları taşıması halinde istisnadan yararlanabilir. Ancak kazancı ortaklara dağıtılmaması zorunludur. Kooperatif amaçlarının gerçekleşmemesi halinde satılan taşınmaz için istisna uygulanması söz konusu değildir.

Holdingler başka şirketlere katılmak gibi temel bir amacı vardır. Bu sebeple iştirak amacıyla iktisap edilen elde tutulduğu ispat ve tevsik edilen iştirak hisseleri dışında kalan hisselerin satışından doğan kazanç istisnaya konu edilemez. Ayrıca holdinglerin esas faaliyeti taşınmaz satışı olmadığından taşınmaz satışından doğan kazançların istisnaya konu edilebilmesi için bir kısıtlama yoktur.

Diğer Hususlar

-       İlgili varlıkların bedelsiz olarak devri istisnanın konusuna girmez.

-       Kurumun borçlarına karşılık kendi rızası veya icra yoluyla devirde istisna uygulanabilir.

-       Satış bedelinin nakit tahsil edilesi zorunludur. Ancak her an nakde dönüştürülmesi mümkün olan altın, tahvil, Borsa İstanbul’da işlem gören hisse senetleri ve bonolar yoluyla da tahsilatın yapılması istisna koşullarını bozmayacaktır.

-       Ayrılan yedeklerin kullanılması ile sermaye artışı yapılması sebebiyle bedelsiz olarak elde edilen hisse senetlerinin satışından kaynaklanan kazanç istisnanın konusuna girecektir. (iştirak edenler açısından)

-       Grup şirketlerin her birinin istisnadan yararlanması mümkündür. (örtülü sermaye konusuna dikkat edilmeli)

-       Taşınmaz ya da hisse senedinin satışından doğan kazancın benzer varlıklara kanalize edilmesi, istisna uygulamasının temel amacına uygun olmadığından istisnaya konu edilemez.

-       Tahsilatın döviz yoluyla yapılması durumundan oluşan kur farkı hiçbir şekilde istisnanın konusuna girmez.

 

 

 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder